Eskiden SEO yalnızca metinlerle sınırlıydı. Ancak bugün Google, kullanıcıların arama niyetini anlamada video içeriklere daha fazla önem veriyor. İnsanlar artık “okumak” yerine “izlemeyi” tercih ediyor ve bu da markalar için yepyeni bir SEO fırsatı doğuruyor.
Bir blog yazısını video formatına dönüştürmek, YouTube açıklama kısmında stratejik anahtar kelimeler kullanmak ve videoyu web sitesine gömmek — hepsi SEO gücünü katlayan adımlar. Çünkü Google, bir sayfada video gördüğünde o içeriği daha zengin, daha bilgilendirici olarak değerlendiriyor.
Üstelik video izlenme süresi, sitede geçirilen ortalama zamanı artırdığı için etkileşim sinyallerini güçlendiriyor. Bu da doğrudan sıralamaları etkiliyor. Kısacası, videolar artık sadece tanıtım aracı değil; SEO motorunu çalıştıran yakıt hâline geldi.
2025’te markalar, metin ve video içeriği birleştirerek arama sonuçlarında daha görünür olacak. Video başlıkları, açıklamaları ve etiketleri doğru optimize edenler, organik trafik yarışında birkaç adım önde başlayacak.
Bir sonraki makalemizde, “SEO’da Kullanıcı Deneyimi (UX) Faktörü” ile arama sonuçlarını şekillendiren görünmez gücü keşfedeceğiz.



